Images for your blog codes


 
GÖNÜLDEN SEVENLERİN YERİ
 
  Ana Sayfa
  İletişim
  Şiirler
  Güzel anlamli yazilar
  Ziyaretçi defteri
  Sayaç
  rd dinle
Şiirler

ACILAR DENİZİ

Ben acılar denizinde boğulmuşum
İşitmem vapur düdüklerini, martı çığlıklarını
Dalgalar her gün bir başka kıyıya atar beni
Duyarım yosunların benim için ağladıklarını

Ölüyüm çoktan, bir baksana gözlerime
Gör, içindeki o kanlı cam kırıklarını
Bu ne karanlık, bu ne zindan gece böyle
Bütün gemiler söndürmüş ışıklarını

Ben acılar denizi olmuşum, yaklaşma
Sularım tuzlu, sularım zehir zemberek
Baksana; herkes içime dökmüş artıklarını

Bu karanlık bitse artık, bir ay doğsa
Bir deli rüzgar çıksa; alıp götürse
Yılların içimde bıraktıklarını…



AFFET BENİ YÜREĞİM….
Açtırdım kapılarını seni sevmeyene,derinlerdeki güzellikleri
görmeyene...Sevgisizliklerine hapsettim seni...

Affet beni gözlerim...
Sana bakmayan gözlerin esiri etti.Gülerken saçtığın ışığını zindana
çevirdim...

Affet beni dizlerim...
Gelmez yarin yolunda beklettim.Ayakta durmaya dermansız ettim.

Affet beni sözlerim...
Her acı sözü yutup;hep tatlı sözler söylettim.Zehir sözlere sevgi sözlerimi
ziyan ettim...

Affet beni kollarım...
Seni sarmayan kollara her daim açık beklettim.
Gelmeyince zalim yar,sevdalara seni açmamaya yeminler ettim...

Affet beni gülüşlerim...Yalancı gülmelere kanıp gönülden gülmelerimle
karşılık verdirdim.Yüreğimi ağlattılar sen yine de gülmeye devam ettin...

Affet beni ellerim...
Uzanmaz elleri tutmanı,hiç bırakmamanı senden bekledim.Bomboş kalınca üşüdün
soğukluğun yüreğime işlettin...

Affet beni Yarabbim...
Verdiğin bu canın hakkını veremedim...
Yüreğimi bir kulun yaralamasına,gözlerimi ağlatmasına,Kollarımı bağlatmasına
izin verdim...
Affet beni yarabbim O'nu çok sevdim....


Doğru zamanlarda yanlış insanlara,yanlış zamanlarda doğru insanlara mahkum
oldu bu yürek...
Belki doğruyu görmeye yetmedi gözlerim.Belki de yanlışı silmeye yüreğim...
 



DESELERKi..

Deselerki bu askı sürdürmeye özveri gerek

Hiç düşünmez razıyım derim

Deselerki kahrı hiç çekilmez

Üstesinden gelirim derim

Deselerki bu yolun sonu uçurumdur

Gözü kapalı yürürüm derim

Deselerki günün birinde Seni hiç sevmez

Sana hiçmi hiç değer vermez

İşte o zaman yaşarken ölürüm derim.



Bende Seni Boyle Sevdim Yar

Dalga ile kıyının aşkını bilir misin?
Öncesinden başlayıp, sonsuza giden dalga, hep aşka kavuşma özlemiyle atılır kıyıya.
Dalga seven, kıyı sevilendir.
Dokunur parmaklarının ucuyla sevdiğine dalga ve döner hep geriye, bilir kavuşamayacağını ama hep koşar kıyıya.
Her bir dokunuşunda aşkına verir bedenini hesapsızca.
İste, ben de seni böyle severim yar.
Yar, bilir misin dağ başında açan uçurum çiçeklerini?
Bilirler görünmeyeceklerini.
Sevilmeyeceklerini.
Koklanmayacaklarını.
Okşanmayacaklarını.
Ama inatla açarlar askla, sevgiyle, özlemle.
Hep beklerler gelmeyecek sevgilinin onu kucaklamasını.
İşte, ben de seni böyle beklerim yar...
Yar, ipek böceğini bilir misin?
Onun kozasının içinde ördüğü o ipliğe olan aşkını.
Bilir o, ördüğü ipliğin kendisinin ölümü olacağını ama aşkına feda eder kendini.
Öyle verir kendini yarenine korkusuzca.
İşte, ben de kendimi böyle veririm sana yar...
Yar, ağaç ile meyvesinin aşkını bilir misin?
Meyvesini vermelidir ağaç yeniden doğmak için.
Öyle zorludur ki ayrılmaları, verir meyvesini ağaç.
Meyve tohum olur, tohum kök olur ve yeniden doğar ağaç kendi meyvesinden.
İşte ben de böyle yar; yok olmayı göze aldım,
Tekrar sende doğmak için. 



HERŞEYE BİRAZ SEN KATMIŞTIM

Her şeye biraz sen katmıştım....

Uyandığımda ilk seni katmıştım göz kapaklarıma..

Seninle açıyordum gözlerimi.....

Musluğu açtığımda, akan suda sen oluyordun...

Seni avuçluyordum yüzüme çarpıyordum...

Akan suya biraz sen katıyordum...

İçtiğim çayın içine biraz sen katmıştım....

Seni içiyordum her yudumda kana, kana...

Her şeye biraz sen katmıştım..

Yediğim her zeytin tanesine seni katmıştım..

Tebessüm ediyordum gizliden..

Görüpte deli demesinler diye....

İzlediğim dizilerde, başrolde hep sen vardın...

Seni katmıştım dizilere...

Sen erkek karekter, bende bayan..

Gittiğim her yere senide götürdüm...

Yanımdaydın her saniye....

Kimse görmeden seni yanıma kattım..

Yürüdüm seninle sokaklarda..

Seni katmıştım yollara.....

Dinlediğim şarkıları senden dinledim hep....

Seni kattım şarkılara....

Bazen ağlattın, bazende güldürdün..

Ben seni her yere kattım...

Seni havaya katmıştım...

Sen olmadan nefes alamam sanmışım....

Zorda olsa seni canıma katmışım....

Sende kendini niğmetten sandın...

Canımdan canımı aldın...

Aldığın can senin olsun...

Çünkü ben seni bana katmıştım....

Bizi bir kişi yapmıştım.....

Sen kendini aldın......

Bende şimdi ben kaldım....

Sen gittin sandın..

Giden benmişim...

Sen kendini aldın gittin...

Bende yüreğimi almışım....

Oysaki ben her şeye biraz sen katmıştım..

Seni dünya ya yazmıştım.

Sana ÖMRÜM demiştim.....

Ömrüm yaaaa işte.....

Başkaaa söz varmıydı bundan büyük.

ÖMRÜMMMMMMMMMM...



ANLADIM

SENSİZLİK,

sana açılan bir kapıymış
çaldığımda karşıma sen çıkınca anladım

SESSİZLİK,

sana söylenen bir şarkıymış
sustuğumda dilimin ucuna sen gelince anladım

KARANLIK,

seni görebilmek için yaktığım bir ışıkmış
yüreğimde sen sönünce anladım! 



DEMEK Kİ

Demek ki geceler bensiz de güzel
Yokluğum canına tesir etmemiş
Ha benim ellerim ha başka bir el
Gariplikler garibine gitmemiş

Bir kuş sütü eksik olan masada
Karşındaki tabak boşmuş sadece
Demek tenhaları seven yalnızlık
Bizim gönlümüze koşmuş sadece

Yorganı, döşeği yadırgamadan
Uyku gelip konmuş kirpiklerine
Düşlere dalmışsın umursamadan
Açmışsın rüyanı sevdiklerine

Boynun bükülmemiş uyandığında
Hatta zevk almışsın horoz sesinden
Rüzgar pencereyi tıklattığında
Geçmemişim bir an olsun içinden

akşam olur…karanlık ne bilmezdim
Sen gidince …ilk kez geldi karanlık
Sen olsaydın hüzne izin vermezdim
Sen gidince …tebessümüm bir anlık

Demek ki geceler bensiz de güzel
Yokluğum canına tesir etmemiş
Ha benim ellerim ha başka bir el
Gariplikler garibine gitmemiş



AZAT

Beleşe sattım tutsaklığımı

Kırıp geçirdim yüreğimin demir kapılarını

Gecelerime keder satan ne varsa iflasın eşiğinde…

Ben yüreğimi sen de bulamadım

Sen de bulduklarımı da içime sindiremedim…

Vazgeçilmez olmaktan çıktın

Günler yorgun düştü seni beklemekten

Esaretimi sana yolladım…

Sayfalara sardım

Sayfaları karıştırdım…

Sen de bana dair birşey bulamadım…

Sevdam

Emeğim

Gözyaşım

Herbiri hesap sordu

Bir cevap bulamadım…..!

Namlunun ucundaki mermiye dönüştü duygularım

Elim titremiyor…tetikte

Sıktım gitti

Merhaba diyebilirim artık sensiz yüreğime…





İstedim ki beni hatırla....

Yüreğinin kıyısına dalgalar vurduğunda
Akıttığın iki damla gözyaşında
Rüzgarların öfkesinden saçların dağıldığında
İstedim ki beni hatırla....


Duygularını şarkılara yansıttığında
Geceleri ay ışığına saklandığında
Güneşin batışında sessizce ağladığında
İstedim ki beni hatırla...


Sensizlik sonbahar sen ise baharımsın
Baktığım her yerde sen varsın
Evet vazgeçilmezimsin benim
Sen ki karabahtım sen gözyaşımsın...


Ey dost dinler misin dertlerimi
Boğulmuş kederlerdeki benliğim
Boşver sen ağlama kaderime
Benim kaderim böylese ağlamak niye


KADINIM DESEN

Bir gece ansızın pencereme vursan
Geceyi aydınlatan yıldız gibi ay gibi
Perdeyi açtığımda odama nur yağsan
Ben geldim aç yatağını kadınım desen
Seni özledim kadınım sana geldim kadınım
Irmak gibi dağ gibi arzuyla yanan ateş parçası gibi
Bir gece ansızın kapımın zilini çalsan
Rüyalarımı süsleyen prensim gibi giriversen koynuma
ömrünce beklediğim hep hasretini çektiğim kocam gibi
Seni aradım kadınım seni buldum kadınım
Dünyamı aydınlatan ateş gibi bedenimi yakan arzu gibi
Bir gece ansızın giriversen aşk yuvası odama
Buluversen kendini beyazlar içinde sarıldığım çarşafımda
Tenin tenimde bedenin bedenimde arzularımın doruk noktasında
Güllerle süslü yatağımda uyusam seninle koyun koyuna
Sabahlar olmasa güneşler doğmasa rüyalar bitmese
Sarılsan bana sımsıkı alsan kollarının arasına sabahlasan bedenimde
Dudakların dudaklarının arasında öpsen koklasan hiç uyanmasan koynumda
Seninim sana geldim seni sevdim seviyorum kadınım kadınım kadınım desen



YÜREK SÜRGÜNÜYÜM

Gözlerine bakmadan bir gün geçiremeyeceğimi anladım
Ellerinin sıcaklığını hissetmeden bir yere gidemeyeceğimi anladım
Seninle yeni bir hayata başladım
Her yer sen olan bir hayat
Nefes aldığımda seni çekiyorum içime
Hiç tanımadığım insanların yüzünde senin yüzünü arıyorum
Rüyalarım artık sen kokuyor
Hayatına iltica etmiş bir yürek sürgünüyüm
Ruhumdan kendimi kovup tüm hücrelerime sadece seni yerleştirdim
İşte o andan itibaren sensizlik artık bensizlikti
Bunlar ve daha nice duyguları düşününce
Bütün yolların sana çıktığını anladım



Yoruldumm

uzun zaman oldu,
almıyorum kalemi elime,
hem döküleceklerden korkuyorum sanki,
hemde seni düşünmekten korkuyorum belki,
hiç aklıma gelmezdi bilir misin?
gün gelip seni düşünmekten korkacağım.
belki de asıl zor olan
içimde ki tarifsizliği tarif etmekti,
zor olsada yazıya dökmekti,
doğru cümleleri bulabilmekti,
eksik anlatsam nolacak ki?
düzelecek mi herşey?
cevap bekleyen sorular çözülecek mi?
benim artık tüm umut kapılarım kapandı,
içimde de istek kalmamış sanki,
aklıma sen geldikçe bir yarım sanki boşlukta,
bir yarımdaysa hala sen varsın,
bu nasıl bir çelişki?
oysa önceden içim senle doluydu,
baktığım her yerde sen vardın,
dinlediğim her müzikte sen,
meğer ne çok şarkımız varmış bizim,
ne çok şey paylaşmışız,
şimdi tarih olan ne çok şey yaşamışız,
nasıl yanıyor içim bi anlatabilsem sana,
tatlı bi sözüne ne çok ihtiyacım var ah bilebilsen,
ama en çok üzüldüğüm ne biliyor musun?
sende biliyorsun bunları
beni yalnız bıraktığını,
sensiz garip kaldığımı,
sensiz mutsuz olduğumu,
beni hayata tek bi tatlı sözünün bağladığını,
bir gülüşünle gönlümde depremler olduğunu,
ama bunlara rağmen yoksun işte,
hiçbir şey de.
yaşanmışlıklarımızda yarımda yoksun,
üzme ne olur kendini benim gibi,
kıyamam ben sana bilirsin,
doğru olan bu diyorsan bırak öyle olsun..




SUSTUM
 
Ne kadar susulacaksa o kadar sustum!
Kendimle konuşuyorum şimdi yalnız...
Yalnız yüreğimle dokunuyorum sesime, kimse duymuyor...

Sustum!
Bin ah sürüp dudaklarıma, ne kadar susulacaksa o kadar sustum!
Sustu benimle deniz... Sustu deli dalgalar... Sustu martılar...
Umutlarımı sarıp rüzgarlara, uzaklara savuruyorum her gece....
Yıldız yapıp serpiyorum gökyüzüne, kimse görmüyor...

Sustum!

Tam acılarımı haykıracaktım ki, sustum...
Ne kadar susulacaksa o kadar sustum!
Bir çığlık kanıyor demedim en derininde yüreğimin...
İçimdeki volkanları boğarak sustum!
Açmadım kimselere yüreğimi ...
Hançeri sadece kendime sapladım, sapladım ve sustum!
Hüznü yüzümde, acıları gözlerimde topladım sustum!

Sustum!
Sustu dudağımdaki şarkı, gözlerimdeki şiir...
Yaraları yalayan rüzgar, sokaklarında kahrolduğum şehir...
Gözlerim konuşuyor yalnız...
Saçı ağarmış hayaller nemli kirpiklerle bulutlandığında...

Gözlerim gökte şimşek olup çakıyorum, kimse görmüyor!

Sustum!
Tuz basıp yaralarıma, ne kadar susulacaksa o kadar sustum!
İçinde volkanlar taşıyan bir derviş gibi...
Yaslanıp yalnızlığın duvarına, gül döküp kalabalıklara her gece ...
Kimsesiz geziyorum gönül ülkemi, kimse bilmiyor...

Sustum!
Tam sevdiğimi haykıracaktım ki, sustum...
Sustu benimle gök, sustu dağ, sustu toprak
Acılar konuşuyor şimdi yalnız...
Yaralı gönlümün sızıları konuşuyor...
Tutup öldürüyorum içimdeki sevdaları bir bir ...
Atıyorum uçurumlardan, kimse görmüyor!

Ne zaman dudaklarından öpmeye kalksam hayatı...
Saçlarını koklasam rüzgarların...
İçimde incecik bir sevgi ürperiyor...
Sarı hüzünler dökülüyor gönül bahçeme...
Gelmiyor beklediğim bahar, yaralar merhem tutmuyor...
Gözyaşı olup dökülüyorum kaldırımlara...
Kimse silmiyor... Yağmur dinmiyor... Sevdiğim bilmiyor...

Sustum!
Sustu benimle sarı sabır, Sustu hasret, sustu zaman...
Yalnız gözlerimle dokunuyorum hayata, kimse duymuyor!

Sustum!
İçimde dalgalar kabardıkça volkanlar gibi sustum!
Sustu dudağımdaki şiir, gözlerimdeki nehir, gönlümdeki yara...
Bulutlar haykırdı isyanımı, şimşekler haykırdı...
Sadece ben duydum, sadece ben!

Ey beşiğini sallayıp boğduğum hayat...
Ey kucağımda büyütüp öldürdüğüm sevgi...
Yaralar merhem tutmuyor, geceler avutmuyor...
Ben sustum, acılarım konuşuyor yalnız...
Yaralı gönlümün sızıları konuşuyor...

Ben sustum!
Susmuyor yüreğimi kavuran kasırga ,pencereme vuran yağmur damlaları
Susmuyor dışarda inleyen rüzgar
Yıldızlar küs... Ay üzgün...
Yağmur dinmiyor...
İçimde binlerce şiir kanıyor her gece...
Kimse bilmiyor... Kimse duymuyor...

Sustum!
sustu benimle sarı sabır, sustu hasret, sustu hayat, sustu zaman...
Acılar konuşuyor yalnız... Acılarım konuşuyor...
Kimse duymuyor...
duymuyor...
duymu...
duy...



Resim

Nedense bütün resimlerde ben
Böyle mahzun ve perişan çıkarım
Hep böyle hayata kapalı durur
Gülmesini unutmuş dudaklarım

Artık canından bezmiş kimselerin
Hazin bakışı parlar gözlerimde
İçinden adamlar arabalar geçer
Çizgiler alnımda bir büyük cadde

Aynada saçlarımı düzeltirim
Bir perde iner yüzüme alçıdan
O, bin mumluk ampullerin altında
korkarım korkarım fotoğrafçıdan

Bakışlarım gümüş camlara sorar
Elbisemin eskiliği belli mi
Sonra karşıda küçük bir noktaya
Dikerim kahverengi gözlerimi

Kabahat objektifte camda değil
Onlara yalı gözlerle bakarım
Nedense bütün resimlerimde ben
Böyle mahzun ve perişan çıkarım


 
VAZGEÇTİM
Bu,
yazdığım son satırlar sana...
artık, ne ismim, ne şiirlerim,
ne gölgem , çıkmayacak karşına
hiç bir yerden...

hiç bir şey,
beni hatırlatan hiç bir iz kalmayacak
ne günden, ne geceden...
bir yaş gibi siliyorum kendimi gözlerinden.. .

duymayacaksın artık,
ne ses ne nefes ,
ne şarkı, ne sitem
hiç bir şey kalmayacak maziden

bana ait ne varsa alıp
yaralı bir güvercin gibi,
son bir çırpınışla
uçacağım ellerinden

ne lodos fırtınalarım olacak artık
seni rıhtımalara sürüyen,
ne de, poyrazlarımda
acı soğum kalacak iliklerine dek işleyen ...

hüzünlü eylüllerimi,
kasvetli şubatlarımı,
kararsız mayıslarımı
ve çorak ağustoslarımı alıp gidiyorum
bu taşı toprağı,
havası suyu sen olan şehirden....

sokak çocuklarının kocaman kara gözlerine bakıp ta,
uzanan avuçlarına bıraktığın bozuk para misali
verdiğin sevgiyi dağıt şimdi
kime istersen

derin bir nefes gibi içine çekip
sonra bıraktığın ben ,
vaz geçtim senden...

hadi şimdi git, nereye gidersen
camlarda yol gözleyen telaşlı bir anne gibi
merak eden,
ve seni senden çok düşünen ben,
vaz geçtim senden...

gidiyorum,
bu havası, suyu,
taşıi, toprağı sen olan şehirden....
vazgeçtim senden,
vazgeçtim senden....
 



Söz ver kendine

 
Öyle bir hayat yaşadım ki
Cenneti de gördüm cehennemi de
Öyle bir aşk yaşadim ki
Tutkuyu da gördüm pes etmeyi de
 
Bazıları seyrederken hayatı en önden
Kendime bir sahne buldum oynadım
Öyle bir rol vermişler ki
Okudum okudum anlamadım
 
Kendi kendime konuştum bazen evimde
Hem kızdım hem güldüm halime
Sonra dedim ki "söz ver kendine"
 
Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin
Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin
Uçmayı seviyorsan , düşmeyi de bileceksin
Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredersin
 
Öyle bir hayat yaşadim ki, son yolculukları erken tanıdım
Öyle çok değerliymiş ki zaman
     Hep acele etmem bundan , anladım



Ben Seni Sevdim mi

Ben seni sevdim mi? Sevdim, kime ne
Tuttum, ta içime oturttum seni
Aldım, okşadım saçlarını, öptüm
İçtim yudum yudum güzelliğini

Ben seni sevdim mi? Sevdim elbette
Bendeydi özlemlerin en korkuncu
Çıldırırdım sen ne kadar uzaksan,
Aşk değil, hiç doymayan bir şeydi bu

Ben seni sevdim mi? Sevdim doğrusu
Sevdikçe tamamlandım, bütünlendim
Biri vardı ağlayan gecelerce
Biri vardı sana tutkun; o bendim

Ben seni sevdim mi? Sevdim en büyük
En solmayan güller açtı içimde
Ömrümü değerli kılan bir şeydin
Sen benim boz bulanık gençliğimde

Ben seni sevdim mi? sevdim. öyle ya
Bir çizgiye vardım seninle
Ve birgün orada yitirdim seni
Ben seni sevdim...

OLMADI YAR

Sevdim hemde ölümüne,
Sustum,
Bu günlerde gecer dedim...,
Acilarim zamanla küllenir,
Gözyaslarim diner dedim...,
Ama olmadi yar...
Zaman benle olmadi...,
Ne acilarimi küllendirdi,
Nede gözyaslarimi dindirdi...
Aklim darmadaginik,
Hayatim karmakarisik,
Ben seni bir ömür boyu sevmek istiyorum,
Bu duyguyu kalbimde,
Bugünümde, yarinimda, her animda
Hatda ömrümde dahi kaybetmek istemiyorum...
Ben seni böyle sevdim,
Uzaktan bakarak yetinmesini bildim,
Binlerce söz söylemek isterken,
Kendimi tutup,
Susmasini ögrendim...
Bazen zor,
Bazense dayanilmaz güc oldu,
Ama ben seni böyle sevdim...
 




Saklı Sevdam
 
Sen yüreğim yarası
saklı sevdam
nedendir bilmem
merhemin tükenmiş yarama
bilirim sende bıktın
hem benden,hem gizlenmekten
haklısın bende tükendim, boşa yanmaktan,
şiir'e dökmekte kesmiyor artık
sen kaçıyorsun okumaktan,
sana ulaşmayan,
yüreğini titretmeyen şiir,
belki yüreğim yükünü hafifletir
eğer sana ,ulaşamıyorsa bu fakir,
kırdı kalemini
bunu bil,
artık başkaları anlatır belki
şiir'lerde divane'yi
bir kaç dost hatırlar belki
yıktığın viraneyi...




SENDEN VAZGEÇTİM...

Kotu gunumde yanimda olmadigin zaman vazgectim.
Canin sikildiginda benimle paylasmadigini, kirilacak veya tedirgin olacak
olsam bile dusuncelerini acikca soylemedigini anladigim zaman vazgectim.
Bana yalan soyledigini anladigim zaman vazgectim.
Gozlerime baktiginda kalbinle bakmadigini ve bana hala soylemedigin seyler
oldugunu hissettigimde vazgectim.
Her sabah benimle uyanmak istemedigini, gelecegimizin hicbir yere
gitmedigini anladigim zaman vazgectim.
Dusuncelerime ve degerlerime deger vermedigin icin vazgectim.
Agrilarimi dindirecek sicak sevgiyi bana vermediginde vazgectim.
Sadece kendi mutlulugunu ve gelecegini dusunerek beni hice saydigin icin
vazgectim.
Tablolarimda artik kendimi mutlu cizemedigim ve tek neden sen oldugun icin
vazgectim.
BENCIL OLDUGUN ICIN VAZGECTIM! !
Bunlardan sadece bir tanesi senden vazgecmem icin yeterli degildi, cunku
sevgim yuceydi. Ama hepsini dusundugumde senin benden coktan vazgectigini
anladim. Bu yüzden ben de senden vazgectim.



sen benim olmadınki

Oysa ne çok umutlarım vardı
senin için çığlığa dönüşmüş...
sen hiç benim olmadın ki......


Belkide yalnızlığımda buldum seni....İçimde hayata dair onca öfkenin,onca kızgınlığın,asiliğin buram buram hayata inat yaşamanın ortasında buldum seni..Bahar yeli gibi geldin,en güzel mevsimleri kıskandıran ve en güzel maviye inat....
offff sevdim seni.......
ama sen benim olmadın ki
tıpkı diğer herşey gibi......


Her vuslata,her acıya,hoyratlığa katlanan yılların yüreği,benim olmayışına katlanamayacak gibi...Şimdi bir darağacında asılı duran suretim var..ve ayak ucumla devirsem tabureyi,senli düşlere uyusam...
uyusam
uyusam
hiç uyanmasam
çünkü sen benim olmadınki......


Kovalarken seni,kaçışların saplar yüreğime kordan hançeri..sensizlik düşüncesi içimi kemirirken,yanarken alev alev en kuytu sessizliğim..
ah sevgili
sen benim olmadınki
olamadın ki


Şimdi karanlık odanın ortasında kaderime ağlarken,yalnızlığımı ve sevdamı haykırırken buz dan örülü duvara,ve geçmişe çizik atarken ve yarını yok sayarken ve sende dirilirken ben ve son sözlerim düşerken dilimden
ah canımın içi
sen benim olmadınki
olamadınki............
geç kaldın SEVGİLİ
istesende ben senin olamay
acağımki
 
Ben sana yarken
 
Sen başka gönüllere diyardın
 
Sen yüreğimde hep bir havardın
 
Yüreğime ateşi koyar
 
Beni zindanlarda yakardın…
 
 
 
Yokluğun, cehennemin diğer adıydı bende bilirdin…
 
Ve beni hep yokluğunla yakardın…
 
Şimdilerde gülüşlerim hep yapayalnız…
 
Sen, benim uzaktaki düşüm
 
Bense senin zail aşkınım…
 
 
 
Her halinde bir güzellik yatar, yatar ama
 
Hasretin yüreğime öylece; hançer gibi batar
 
Koşulsuz koşuyorum sana,sevdana
 
Yarım kalan yüreğimi,
 
Issızlığında ayaklarının altına seriyorum.
 
 
 
Aşkının Sürgünüyüm,
 
 Sürgün aşklar diyarındayım
 
Sevdam, sana müebbet olsa da
 
Sen, sevdama beraatsın
 
Kalemim kırılsa da
 
Sen bende hep bir yar,
 
Yüreğimde, daim bir yarasın...




BİR NEFES DÜŞ GİBİ

Bazı duygular vardır anlatılamaz, anlaşılır sadece.
Sevenin sevdiğini bilmesi kadar, sevilen de anlar sevildiğini.
Sevgi her zaman belirli kelimelerle söylenmez.
Çoğu defa bir bakış yeter de artar bile...
Yeryüzünde hiçbir kuvvet insanoğlunu
sevme hakkından alıkoyamaz.

Sevmek çoğu zaman var olmaktır.
Sonunda bizi yok olmaya götürse bile.
Ben şimdi varım ve seni sevmek hakkımı kullanıyorum.
Sen bile buna karşı koyamazsın.
Sana gelinceye kadar sonu gelmez bir arayıştı sevgilerim.
Bir zaman başkalarında aradım seni,
başka yüzlerde, başka ellerde aradım.
Aldandım, fakat birgün seni bulmak ümidini kaybetmedim.

Nasıl olsa gelecektin birgün.
Ve işte geldin de!
Bana tatmadığım hüzünleri tattırmaya,
bilmediğim kederleri öğretmeye geldin.
Acıdan yana ne kalmışsa yaşamadığım
hepsini bir bir sen yaşatacaksın bana.
Birgün yaşamanın gereksizliğini de senden öğreneceğim.

Bu selin akışını hiçbirşey duduramaz artık.
Ummadığım ve ummadığın bir anda çıktın karşıma.
Coşkun ırmaklar gibi, amansız seller gibi geldin,
mutlaka yıkarak ve benden birçok şeyleri
beraberinde sürükleyerek gideceksin.
İşte o zaman yoklukların
en dayanılmazı ile karşı karşıya kalacağım.

Ergeç gideceksin; beni anlayamadan,
beni sevemeden gideceksin.
Yalnız bir iç kırıklığı kalacak senden,
tesellisiz bir hüzün kalacak.
Yıllardır aradığım sendin
ama sen gittikten sonra başkasını aramayacağım.
Gelmeyecek bile olsan, ömrümün sonuna kadar arardım seni
Ama geldin bir kere; ister bilerek gelmiş ol, ister bilmeden...

Geldin ya!
Şimdi herşey güzel seninle.
Yürümenin, konuşmanın,
nefes almanın bir başka anlamı var artık.
Sen varsın ya, herşey bambaşka gözlerimde...
 




KAPAT PERDELERİ
Kapat perdeleri !
Kapat ki, yalnızlığın başlasın...
Ürkme !
İyidir insanın kendi kendine kalması.
Alışmalısın...

Mevsime pek gitmiyor
Şimdi o şarkıyı sustur !
Dinleme artık.
Sanma ki aylardan ağustostur...
Duvarlarına yüzümün gölgesi düşerse,
Şaşırma !
Bazı geceler ruhum, göç edecektir evine.

Bu akşam tek kişilik yap kahveyi.
Masaya bir tabak eksik koy...
Şimdi rahatça seyret istediğin filmi...
Vaktinde yatıp,
Vaktinde günaydın diyeceksin.
Kurtuldun dırdırımdan.
Bundan sonra akşamları tek başına içeceksin...

Kitaplarım sana emanet,
Canın sıkıldığında okursun.
Baktın ki işe yaramıyor,
Sen de yırtıp atarsın.

Unutuyordum az daha...
Silme camdan o dörtlüğü, olur mu?
Nasıl olsa kaybolur kendiliğinden...
Bırak, ne olacak?
Hüznüm bir süre asılı kalsın.
Sen şimdi kapat perdeleri !
Kapat ki, yalnızlığın başlasın...




MÜHRÜMSÜN
Yokluğun kıyamet alametim…
Sonsuzluk dünyasında hücre hapsi yaşamaktır sensizlik…

Bir gelsen… Bir görsem… Bir gülsen…
Sonra yine git istersen…

Sen bakıp bakıp daldıkça karanlık ufuklara,
hayallerin yarım benliğin eksik kaldığı an düşlerim desteğin olsun diye yüreğine,
karanlığa hibe ederim senli düşlerimi.
Bir yıldıza iliştiririm ömrümü…
Sen kendini kimsesiz hissettiğin ve göğe bakıp
Allah’ la konuşmaya başladığında kayan yıldızın kuyruğunda görürsün beni…

Yüreğinin mutluluğuna adamışım benliğimi yar…
İbadet saymışım seni sevmeyi…

Şimdi varlığındır ihtiyacım olan.
Artık hissetmek yetmiyor canıma.
Birebir varlığın olmalı yanımda...

Bakışlarımız çarpışmalı uzun uzun. Nefesler birbirine karışmalı.
Seni hissetmekten çok yaşamalıyım artık… Seni(beni) yaşamalıyım ..!

Her gece gözlerimi kapattıktan sonra hafızamda kalan son görüntü gözlerin olmalı...
...ve her yeni güne başlarken gözlerimi açtığımda ilk seni görmeliyim...
Bir karış yakınımda olmalı yüzün, nefesin yüzüme vurmalı...
Sensizlik cinnetim olur yar..!

Dinle "kanatsızım" dinle..!

Aç yüreğini, aç gözünü…
Korkusuzca ver elini, tereddütsüz yaz sol yanına beni.

Mutluluğumuza gölge edene karabasan gibi çökmezsem eğer…
Gözünde bir tek damla yaşa sebep olana kahır olmazsam eğer…
Bu canı sana harcamazsam eğer…
…ve eğer son nefese kadar sana seni ne kadar sevdiğimi
hissettiremediğim bir günüm bile geçerse ömür defterimde…
Bir gün bile bu satırlar şahitlikten vazgeçerse sevdama…

Bu bedeni toprak kabul etmesin...! Köpeklere yem olsun soğuk cesedim…

Bir yeminsin kutsalımda, canımsın… Tek yeminsin…

Sadece sana mecburum, sana muhtaç… Tek şahit Allah’ımdır.

Cehennem gibi yürekle, cennetlik bir aşkla seviliyorsun…

MÜHRÜMSÜN..!




OLMALI

Göğsümde ömrümce durmadan çarpan
O Kalbin sevgiyle coşkun olmalı
Yürekte diyorlar ona gönülde
Orada yaşattığın aşkın olmalı

Her yaşta sıcaktır sevgi çağrısı
Sevgide başkadır ilk gözağrısı
El ne derse desin sözün doğrusu
İnsan, insan sevdiğine düşkün olmalı

Unutma dünyada sevmemek suçun
Sevgisiz kalırsa kararır için
İki seven kalbin hatırı içi
Ayrılık en fazla beş gün olmalı Beş gün olmalı

Sevgisiz insanın nesi var nesi
Güç verir insana sevginin sesi
Kalbin o etten ince kaşesi
Sevgi ateşi ile pişkin olmalı

Sevgiyle yaşarsan eğer her anda
Yük gelmez sırtına dağı sarsanda
Allahtan tapulu hayat arsanda
Sevgiden yapılmış köşkün olmalı




SEN SEN SEN

Bir dağ başı yalnızlığı yaşıyorum yeniden...
Dağ başı yalnızlığı ölümden beter.
Hiç kimse aramasa sormasa beni
Sen gelsen yeter...

Huzur ellerinin güzelliğidir.
Gözlerin karşımda mutluluk denizi.
Her sabah soframızda ekmeğimizi
Sen bölsen yeter...

Yüreğim seninle yaylalar kadar serin
Ne bir çizgi hasret, ne bir nokta gam
Yayla dumanı gibi gözlerime her akşam
Sen dolsan yeter...

Bende çaresizlik sonsuz kördüğüm.
Bende sabır, sende naz...
Gündüzünden vazgeçtim, düşümde biraz
Bir yüz görümlüğü sen olsan yeter...

Duymasa da hiç kimse
Şâir gönlümün, sende karar kıldığını.
Ve içimin şerha, şerha yarıldığını
Sen bilsen yeter...

Bir gün duysan bittiğimi, tükendiğimi.
Çıkıp gelsen uzaklardan korkulu ürkek.
Bir incecik dal gibi üzerime titreyerek,
Eğilsen yeter...


SEN GİDERSEN

Sen gidersen sesin gider
Kokun gider yüzün gider
Ay dolanır pusularda
Tenim titrer gecem biter

Sen gidersen yüzün gider
Martı küser baykuş öter
Senden kalan son hatıra
İki damla yaşın gider

Sen gidersen boyun gider
Posun gider sözün gider
Bir şey kopar yüreğimden
Çatılmadık kaşın gider

Sen gidersen kim kıskanır
Kim dolanır pencereme
kimler gelir kimler geçer
Çift kapılı şu hücrede

Sen gidersen sohbet gider
Tadım gider tuzum gider
Dinlediğim her şarkıda
Tel kırılır sazdan düşer

Sen gidersen başkent gider
içim üşür ayaz düşer
İzmir de konak meydanı
İstanbul da taksim düşer

Sen gidersen canım gider
Adın geçer içim titrer
Şu dağlanmış yüreğime
Sevda denen akkor düşer

Sen gidersen herşey gider
Sesin gider,sesim düşer
Sen gidersen ey sevgili
Ben biterim,şiir biter… 




SEVSEYDİN GİTMEZDİN...

 Ve işte geldi…ayrılık zamanı.
Ayrılık bizden uzak sanırdım.
Kapımızı çalmaz, gelip geçer sandım, yanılmışım.

Dur gitme demeye hiç niyetim yok,
vermissin kararını sen.
Tamam…hadi git!
Ardına bakmadan vur kapıyı git!

Gözlerimden akan yaşlara aldırma,
hep akarlar zaten.
Bana bakma sen git hadi!

Içimden “hayır gitme” dediğimi anlıyormuş gibi bakma gözlerime.
Bakma artık!
Uzattın....gideceksen çık git hadi!

“Seni seviyorum” demek geliyor içimden.
Ama demiyorum, demiyeceğim de.
Yine yalan söylüyeceksin çünkü,
“Bende seni seviyorum” diyeceksin.

Sevseydin gitmezdin........


Ben Bir Sana Akamadım Bir de Gülen Gözlerine


Kimler uçmadı ki topraklarımdan
Çakallar uludu gün ortasında
Kartallar kanat çırptı semalarımda
Bir leyleğe göç oldum mevsimi gelince
Bir karıncanın darı ambarıydım da bazen
Ben bir sana uçamadım… bir de belik saçlarına



Kimler içmedi ki sulaklarımdan
Bir şehide yataktım, taştan sineli
Bir çiçeğe anaydım, yerden memeli
Eşkiyaya akabe oldum vadilerde
Bir yolcuyu serinleten pınardım da bazen
Ben bir sana akamadım… bir de gülen gözlerine



Kimler göçmedi ki topraklarımdan
Yediğim lokma yağlı urgan oldu boynumda
Söküp attılar beni yılan beslemiş gibi koynunda
Oysa Urfa’da Harran, Hatay’da Asi’ydim ben
Basra’ya sürgün giden Fırat oldum da bazen
Ben bir sana göçemedim… bir de kınalı ellerine



Kimler geçmedi ki topraklarımdan
Her şey oldum ben… bana her şey denildi
Dibi kara kazan bendim içinde taş kaynatılan
Ayak altında ayak keseriydim odun yontulan
Eski bir urba oldum iğrenilen, sökülüp atılan
Yasinler okunulan karabasandım da bazen
Ben bir senden suçlanmadım… bir de senin suçlarından

 

Deseler ki, üç günün var; Üçüyle de seni severdim... Ve bir gün de ben ekler, dördüncüsünde ölmeye giderdim yar!
 
Deseler ki üç dakikan var; Üçünde de seni düşünürdüm... Ve bir dakika da ben ekler, dört dakika daha seni beklerdim yar!
 
Deseler ki; üç kelimen var. Biriyle 'Sen', kalan ikisiyle de 'SENİ SEVİYORUM' derdim. Ve bir kelime daha ekleyip sonuna, 'Gel...' derdim sana yar!...
 
ama yar ne sen 'SENİ DELİCE SEVDİĞİMİ GÖRDÜN',nede SENİN İÇİN  FEDA ETTIKLERIMI...
 



Hüzün Öylesine Dilsizki... Yürek Vurgunu Nedir Bilirmisin...
Kalplerde yasayanlar asla ölmezler
Hüzün öylesine dilsizki...
Ay piriltisiyla parlayan gözlerini görmesemde yildizlara bakarken isterim gözlerimi gözlerimde
Yürek vurgunu nedir bilirmisin?
isyan ettimi yüregin diline ve yürek ülkendeki yarayi anlatabildimi dudaklarin
Kelimeler hic ihanet ettimi sana onlara en cok ihtiyacin oldugunda
Beni hep o anlarda terkettiler
Lal olur dilin, mühürlenir yüregin sesizlik cok kalabalik gelir yüregine ve gözlerin yere eger bakislarini duymasin ister hic kimse izdirabini,
hic hayal kurdunmu gecenin karasina aldirmadan
Gökyüzünün en ucuk mavisi kadar saf veyapmaciksizca...
Dokundunmu Bulutlara
Yagmur tenine düsünce titredinmi, üsüdünmü sesizce
Her adimin ayrilik oldumu senin
Kaldirimlarda dinlemek ayakabilarinin sesini
ellerin cebinde olmali ve bedenin yaninda olmali düsüncelerin
en olmadik ucuk yerlere gitmeli
GÖZKAPAKLARINDA HÜZÜN TITREDIMI HIC
Masum olmali bu hüzün bir cocuk gibi
yanaklarindan süzülmesi icin bir ömür gecmeli
Rüzgar, agliyorum nedenini bilmeden
Gül, mü suclu gecemi anliyamadim
Yildizlar göz kirpiyor gökyüzünden yüregime
 Hüzün Öylesine Dilsiz ki...
 

 

 
 

 
son haber  
   
günlük falınız  
 

Burcunuzu seçin, falınızı okuyun

Muneccim.com 'un katkılarıyla

 
Bugün 1 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?

Ücretsiz kaydol